Birleşik Krallık’ta, PHEV kullanan şirket aracı sürücülerini sert vergi artışlarından korumak için tasarlanan bir kolaylık, Autocar’ın aktardığına göre, beklenmedik biçimde en pahalı ve en yüksek emisyonlu şarj edilebilir hibritler için açık bir kapı bırakıyor. Nedeni, Euro 6e-bis standardına geçiş: Güncellenen CO2 hesaplaması, elektrikle yalnız sürüşün payını daha düşük varsayıyor; bu yüzden birçok PHEV, donanımında hiçbir değişiklik olmadan yeniden test edildiğinde resmi emisyonlarında artış görüyor.

Bu tablo, şirket filolarının bel kemiği sayılan PHEV’ler için Britanya’da özellikle kritik. Düşük CO2 değerleri onları kurumsal garajların vazgeçilmezi yaptı ve ayni menfaat (BIK) oranları sıkı dilimlerle belirleniyor. Bir model 50 g/km eşiğini aştığında daha yüksek vergi sınıfına düşebiliyor. Örneğin Vauxhall Astra PHEV, Euro 6e-bis kapsamında 30’dan 51 g/km’ye çıkıyor; bu da tipik üç yıllık sözleşmede BIK’i hissedilir şekilde artırıyor.

Bu etkinin sertliğini azaltmak için Hazine, yaz aylarında eski test yöntemine geçici dönüşe veya önceki rakamların kullanılmaya devam edilmesine izin verdi; avantajlar 5 Nisan 2028’e kadar korunacak. Ancak Bütçe’de yapılan ince ayar işleyişi değiştiriyor: 1 Ocak 2025’ten sonra tescil edilen, Euro 6e-bis ile uyumlu bir PHEV en az 2 km elektrik menziline sahipse ama 50 g/km’nin üzerinde görünüyorsa, nominal 1 g/km atanabilecek. Bu da, sanki gerçek anlamda düşük emisyonluymuş gibi daha hafif bir BIK dilimine kaymasına kapı açıyor. Böyle bir hamle, kâğıt üzerinde mantıklı dursa da, pratikte teknik bir ayrıntı sayesinde kriterleri tutturabilen pahalı ve yüksek emisyonlu fişli hibritlere filo tercihlerini kaydırma riskini büyütüyor; en verimli seçenekleri teşvik etmeyi ikinci plana itebilir.